İşte Milletin beklediği ve özlediği ‘Erdoğan’..!

Erdoğan:
“Ekonomi, hukuk ve demokraside yepyeni bir seferberlik başlatıyoruz…”
Gelişme, büyüme ve kalkınmanın üç ana umdesi: “Ekonomi-Hukuk-Demokrasi”
Kişilerden bağımsız, kişilere bağlı olmayan ve ana prensipleri kapsayan üç olmazsa olmaz.
TL, dolar karşısında bir haftada neredeyse bir liraya yakın (%10 kadar) değer kazandı.
Bunun görünen ve görünmeyen sebepleri var.
Sorulsa, hemen görünen kısımdan hareketle; giden ve gelen kişiler söylenecek.
Ama işin içyüzü, aslı ve olumlulaşmanın gerçek boyutu farklı.
Bunlar;
Siyasi yaklaşım,
Bütüncül bakış,
Ve niyet…
Bahsettiğimiz üç faktör öyle bir şeydir ki; birisiz diğeri, diğerisiz ikisi hep eksiktir, zayıftır ve küçülendir.
Olmaz olmaz.
Demokrasisiz güçlü ekonomi,
Hukuksuz demokrasi olmaz.
Birinden birini bırakıp, sadece tekine yoğunlaşarak da, bir şey olmaz.
Birini götürüp, birini göreve getirmekle de olmaz.
İşin sırrı sacayağında saklı…
Biri eksik olsa sacayağı durmaz, duramaz, duramadı da…
Erdoğan tam zamanında, yerinde ve dozunda duruma el koydu.
Geç mi kalındı, boşuna mı zaman kaybedildi; onu bilemem.
Başlangıç güzel mi, güzel.
Beklenti pozitife yöneldi mi, evet.
Ama işin asıl zorlu kısmı bundan sonra.
Entegre bir şekilde yapılacak “hukuk-ekonomi-demokrasi” adım ve hamlesi her şeyin önünde.
Reformlar gerçekten reform mu olacak, yoksa reform adıyla popülizm mi olacak… Burası çok önemli.
Ama ben radikal ve yapısal refleksler bekliyorum.
Erdoğan’ın her şeyin farkında olduğu kanaatindeyim.
Kongre gerekçesiyle Anadolu’yu dolaşırken pek çok sıkıntıyı bizatihi gözleyip, şahit olduğu düşüncesindeyim.
Bu kadar seri ve hızlı müdahalesinin altında, artık zaman kaybına zerre tahammül kalmadığının farkına vardığını görüyorum.
Hal böyleyken; atılacak adımlar temelli, esaslı, yapısal ve “Hah işte budur. Reis’ten beklenen oldu” denecek türden olacaktır.
Ki, ancak bu sayede yerli ve yabancı yatırımcı için şart olan güven, algı, olgu ve ortamı tesis edilmiş olabilecektir.
Kimin ne dediğine bakılmadan,
Muhalefet ne der diye düşünmeden,
“Geç kaldınız, şimdiye kadar neden yapmadınız” gibi olası eleştirilere kulak asmadan yapılması gerekenler ivedi ve en güçlü şekilde yapılmalı; ciddiyet, tutarlılık ve istikrar algısı behemehal sağlanmalıdır.
Yoksa şu son bir hafta içinde oluşan olumlu hava dağılıverir ve yerini hayal kırıklığı alır.
Sürekli…
Yazının devamını okumak için bağlantıya tıklayınız: https://www.ogunhaber.com/yazarlar/cengiz-aygun/iste-milletin-bekledigi-ve-ozledigi-erdogan-101387m.html