Düşmanımızı tanıyalım dediğimizde ne öğrenmek isterdim biliyor musunuz?

Düşmanını tanımak, kendini tanımak ve muharebe sahasını tanımak. Savaşı kazanmak için bunları iyi bilmek lazım.

Ben burada Düşmanı tanımak maddesini ele almak istiyorum.

Düşmanınızın sayısını, silahını, malzeme ve teçhizatını bilmek yetmez. Taktik ve tekniğini de bilmek gerekir. Peki onun eğitim seviyesi, moral ve motivasyonu, davaya inancı, savaşma azmini bilmek gerekmez mi? Tabii ki gerekir.

Bunları çok iyi bilirsen kendini buna göre teçhiz eder ve yetiştirirsin.

Şu an Savaşı’nı verdiğim FETÖ olduğuna göre; Düşmanımızı tanıyalım dediğimizde ne öğrenmek isterdim biliyor musunuz?

Bu FETÖ üyesi olan insanların neden bu örgüte katıldıklarını?…

Hangi söylem ile bu derece bağlı hale geldiğini yada getirildiklerini. Bunu öğrenirsem kendimin en başta yaptığı hatayı da anlayabilirim.

Sanmıyorum 30-40 yıl önce bu insanlara, bir gün darbe yapıp ülkeyi ele geçireceğiz dediklerini. Çünkü “Neden darbe yapıyoruz?” diye sorarlardı adama. Biraz beyin cimnastiği yapacak olursak şunları söylemiş olabilirler;

1. “Bu ülkeyi idare edenler ve TSK dinsizdir. İnançlı kişiler tarafından yönetilmesi için size ihtiyaç var.” denilmiş olabilir.
2. “Bu ülkeyi ve TSK’yı yönetenler ABD yada Yahudi güdümünde onların boyunduruğunda. Bundan sizler sayesinde kurtulacağız” denilmiş olabilir.
3. “Bu amaçlara ulaşmak için sizleri yüksek makam ve mevkilerde görmemiz gerekiyor” denilmiştir.
4. Bu esaslar doğrultusunda inananlar inanır sonradan uyananlar da şantajlar yapılarak Çaresiz aynı yolda devam ettirilir.

Bence özellikle ilk madde çok önemli bu işin başlangıcında kilit söylem dinsizlerden kurtulup ılımlı İslâmiyetle dünyaya entegre olmuş bir Türkiye yaratacağız amacı olduğu söylenmiş olabileceğini düşünüyorum.

Eğer bu düşüncem yanlışsa mutlaka doğrusunun ne olduğunu öğrenebilmek lazım. Ve ona göre tedbir almamız gerekir.

Değerlendirmemin doğru olduğunu farz ve kabul ederek devam edeyim.

Demek ki devletimiz ve onun ordusu halk nazarında öyle bir tablo çizmiş ki doğru düzgün yönetilmeyen dinsiz bir idare sahibi. Bunun doğru olmadığını biz halkımıza ve onun ordusunda görev almaya aday çocuklarımız ve gençlerimize anlatırsak ve buna ilave olarak vatan millet bayrak sevgisi ile dolu Atatürk milliyetçiliği ile yoğrulmuş (putlaştırılmamış bir Atatürkçülük ile) yoğurursak hiç kimse tarafından beyinleri ipotek altına alınmaz. İpotek altına alınamayan beyinler asla ülkesine hainlik yapamaz. Böyle bir nesil için çalışmak emek harcamak gerekiyor. Haftanın 2 saati nüfuz edebildiği askeri lise öğrencilerine biz 8 yıl her gün nüfuz edebilme imkanı varken nasıl oluyor da onlar kendi düşüncelerine uygun öğrenci yetiştirebiliyor da biz beceremiyoruz. Acaba suçlu olan okul mu fetöcüler mi yoksa biz idareciler mi???

Askeri okulları kapatmak da bu yüzden tam bir tembel yönetici tedbirinden başka birşey değildir. 

Hastalıktan kurtulmak için hastayı Öldürmek gibi birşey bu.

FETÖ’nün devletten daha güçlü dava güttüğünü kabul etmiş olmuyor muyuz. Bu yüzden benim ağırıma gidiyor askeri okulları kapatmak. Yada yaverin hain çıkmış olması nedeniyle eğer yaverliği kaldırıyorsak yine FETÖ’nün gücünü kabul ediyoruz demektir. Bu orduda o görevi yapabilecek, ölümüne Cumhurbaşkanı için hizmet edebilecek subay olmadığını kabul ediyoruz demektir.

Bu kaleleri yıkmayı ben kendime yediremiyorum.

–Hakan Şükür ve bazı milletvekilleri de FETÖ’cü çıktı diye milletvekilliği sistemini kaldırıyor muyuz ?
–Imam Hatip liselerinde FETÖ cü öğretmen ve öğrenciler yok mu???
–Hukuk Fakültelerini de kapatalım derim o zaman.

Askeri okulların faydası zararı tartışılır ona göre karar verilebilir ama FETÖ’nün kontrolünden kurtarmaya gücümüz yok dercesine kapatmak, devletin boyun eğmesi gibi birşeydir.

O okulların başına beni getirin dersleri zayıf eğitim kalitesi düşük öğrenci belki mezun olabilir (ihtimal olarak bile düşünülmez olsa da yazdım) ama hain adam asla çıkmaz. Hepsi vatanının milletinin bayrağının askeri olur.

Bu benim üstün yetenekli olmamdan değil. Çok para kazanma yada mevki sahibi olma arzusundan da değil. Bu işi vatan sevgisiyle yapacağımdan kaynaklanır. Benim gibi bu ülkede pek çok insan olduğunu da biliyorum.

Atatürk’ün bir sözü ile bitirmek istiyorum.
“Okullar insani değerleri, vatan sevgisini bağımsızlığı ve şeref-i öğreten yerlerdir.”

Benim için değerli olan Cengiz Aygün beyefendiye de bu sayfada bizlere de yer verdiği için teşekkür ederim.

Saygılarımla
Üst Düzey Komutan