Kazakistan’da yaşanan halk darbesi tesadüf mü yoksa sadece zamma isyan mı?..

27 Temmuz 2020 tarihli “Bir Portre” yazımın sonuç bölümü;
“Pandemi bitmeyebilir, şekil değiştirebilir ve hatta milyonlar ölümlü hale gelebilir.
Sadece bununla da kalınmayıp hepimizin şaşkınlığa düşeceği yönetim değişiklikleri, siyasi suikastlar, şirketlerin iniş ve çıkışları, parasal el değiştirmeler, Akdeniz’in daha da ısınması, ülkeler arasında donmuş sorunların sıcak çatışmalara dönüşmesi de dahil; hemen her şeyin, olmaz-olamaz denebilecek her şeyin olabildiğini/olurlaştığını/yaşandığını görebileceğiz.
İnanın artık her şey imkanat dahilindedir.
Çünkü tarihin örneğine şahit olmadığı ölçüde, kritik bir eşikte ve tarihte görülmemiş derece acımasız ve vahşi bir küresel av partisindeyiz…”
Bu yazımdan yaklaşık iki ay sonra, 29 Eylül 2020’de “Kaos’la başlayan süreç” başlıklı yazımda ise şunları dile getirmiştim;
“2025’lere kadar yerkürede olmaz denilen pek çok şey olurlaşmaya, vuku bulmaya ve su iyice bulanmaya başlayacak.
Çatışan etnisiteler mi dersiniz,
Din savaşları mı,
Dini gerekçeli terör mü,
Dondurulmuş sorunların yeniden sıcak çatışmalara dönüşmesi mi,
Parçalanan devletler mi,
Ülkelerde sokak hareketleri mi,
Adına ne derseniz deyin,
Her tür ve neviyle, “Kaos” her bir yanı saracaktır.
Bir yıl sonra, yani 2021’in Eylül sonlarına geldiğimizde “neredennn nereye…” geldiğimizi ve nereye doğru yol aldığımızı görünce bu yazdıklarımı hatırlamanızı tavsiye ederim.”
Bu alıntıları neden yaptım?
Söyleyeyim…
Yazının devamını okumak için bağlantıya tıklayınız: https://www.ogunhaber.com/yazarlar/cengiz-aygun/kazakistanda-yasanan-halk-darbesi-tesaduf-mu-yoksa-sadece-zamma-isyan-mi-102072m.html